Aşağıdakilerden hangisinde belirtili ad tamla- ması vardır? A) Eşyalarımı yarın almaya geleceğim. B) Artık köylerde bile tahta kaşık kullanılmıyor. C) Akşamları çiçeğin kokusu evime geliyordu. D) Hepimiz doğayla buluşmak için yola çıktık.
12. Bir video oynatma sitesinde videoların oynatma hızı normal hızından daha yavaş veya daha hızlı olacak şekilde farklı hızlarda ayarlanabilmektedir. Video oynatma hızları aşağıda verilmiştir. 64 4.80 53.20 21.30 01 3.50 2014. 130 t 2 KINA 0:00/3:00 ağer yarishin 1.75sn'd x2 oynatma izindu do Oynatma Hızı x 0,25 x 0,5 bak x 0,75 3d 30s Normal 3d x 1,25. 2d 20 x 1,5 d x 1,75 klas x 2 365 120 Γ1 Aslı bu sitede açtığı 5 dakika 20 saniyelik videonun lik kısmını normal oynatma hızında 4 kalan kısmının ilk yarısını x1,5 oynatma hızında, diğer yarısını da x2 oynatma hızında izlemiştir. 1,5 n izlemiş 3 3 F Örneğin, yukarıda normal süresi 3 dakika olan videonun oynatma hızı x0,5 seçildiğinde izleme süresi 6 dakika, x1,25 seçildiğinde izleme süresi 2 dakika 24 saniye sürmektedir. 5120 0,5 6d 112.5 2d 36 sa Aslı'nın videonun tamamını izlemek için ayırdığı toplam süre aşağıdakilerden hangisidir? A) 2 dakika 20 saniye B) 3 dakika 40 saniye C) 5 dakika D) 8 dakika 20 saniye 36 108 72 36
Tos” adlı kısa öykünün kadın kahramanı yedi ceddi de hacı, hoca olan dindar ve son derece zengin Fatma Hanım’dır. Namazında niyazındadır. Gece gündüz ibadet edip paralarını hayır işlerine harcar ve hiç dışarıya çıkmaz. Evinde mevlit okutup sofu ahbaplarını ağırlamaktan hoşlanır. Önemli bir diğer özelliği de kalbinin son derece temiz olması nedenliye Allah’ın ona her istediğini vermesidir. Fatma Hanım’ın sorunu yirmi senelik kocasının davranışlarıdır. Hiç çalışmayan bu adamın Fatma Hanım’ın parasını yemek dışında iki davranışı onu çok üzmektedir. Birincisi evdeki on yedi yaşındaki ahretliği Makbule’ye kocası iyi gözle bakmamaktadır. O nedenle ahretliği genç kızı hiç gözünün önünden ayırmaz. Hatta geceleri odasını kitler. İkincisi de Fatma Hanım’ın kurbanlık için aldırıp kesmeye kıyamadığı koçu kocası tos vurmaya alıştırmıştır. Hayvan herkese saldırdığı için yalnız geceleri bağlanmamaktadır. Fatma Hanım bu iki duruma ziyadesiyle sıkılmakta ancak yine de kocasına intizar etmemektedir. Bir gün dayanamaz ve “Büyük Allah’ım, şu adamı yaptığı şeylerden fena halde utandır. Başka bir şey dilemem” der. Aradan bir hafta geçmeden bir kandil günü Fatma Hanım sofu ahbaplarına bir mevlit ziyafeti vermektedir. Kirli olduğunu söyleyen Makbule, Fatma Hanım’ın emri üzerine kafasını sofanın camekân kapısından içeri sokmuş vücudu dışarıda mevlidi dinlemekte, gözünü Fatma Hanım’dan ayırmamaktadır. Bu sırada Fatma Hanım’ın koça tos talimi yaptırdıktan sonra onun zincirini dalgınlıkla kazığına iyice takamayan kocası camlı kapıda kafasız bir vücut, yani Makbule’yi görür. Ona dokununca korkmaması için “Sus” der. Ancak arkadan gelen koç “iyice Türkçe bilmediği için” bunu “tos” olarak anlayınca şaha kalkıp efendisinin kaba etlerine öyle müthiş bir tos indirir ki, kapının allı yeşilli bütün camları paramparça olur. İçerideki şerbet devrilir. Şeker masasının üstüne evvela ödü kopan zavallı Makbule, onun üstüne de ne olduğunu anlayamayan, gözleri çerçevesinden fırlamış biçare efendi cansız bir ceset gibi yığılır”. Duasının bu kadar dehşetle kabul olduğunu gören Fatma Hanım bayılırken koç Makbule ile efendisini didik didik etmektedir. Böylece Makbule Hanım sorununu çözmeye çalışırken daha büyük bir sorunla karşı karşıya kalır.