Açıklama:
Kararlılığıyla ilgili Uhud savaşı konusunda Hz. Peygamber sahabeleriyle istişare etmiş, istişareden savaşa girme kararı alınmış olduğundan o da savaşa girmek üzere zırhını giymiştir.
Öyle anlaşılıyor ki, Hz. Peygamberin zırhını giydikten sonra çıkarmaması şu ayetin emrine uygun bir tavırdır: “İşleri onlarla müşavere/istişare et! Bir kere de azmettin mi, yalnız Allah’a tevekkül et!” (Al-i İmran, 3/159)
Zırhı giymek, savaşa katılma yolundaki kararlılığın ve azmin simgesidir. Bu kararlılık ve azimden sonra geri dönmek ise, nübüvvet makamına göre olması gereken tevekkül anlayışına aykırıdır. Diğer peygamberler de benzeri mesajları aldıkları için, Efendimiz, bu hükmü onları da kapsayacak şekilde: “bir peygamber zırhını giydikten sonra onu çıkarması, savaşa girmekten vazgeçmesi yakışmaz” manasına gelen bir ifadeyle ortaya koymuştur.
Cesaretliliğiyle ilgili Ki onlar, Allah'ın risaletini tebliğ edenler, O'ndan içleri titreyerek-korkanlar ve Allah'ın dışında hiç kimseden korkmayanlardır. Hesap görücü olarak Allah yeter. (Ahzap Suresi, 39)
Yazar:
halle6rbe
Bir cevabı oylayın:
5Merhaba,
Peygamber, insanlara dini konular hakkında bilgi vermek için Allah tarafından gönderilmiş kişilere verilen addır.
Hz. Muhammed’in (s.a.v.) cesaretli ve kararlı oluşu ;
O dönemde Allah'a inanan kişi sayısı çok azdı. Hz. Muhammed (s.a.v) ise putlara tapanları Allah'a inandırmaya çalışıyordu Hz. Muhammed (s.a.v) ölüm tehlikesi altındayken bile herkesi Allahın varlığına inandırmaya çalışırdı. Putlara tapan insanlar Hz. Muhammed (s.a.v) hep öldürmeye çalışırlardı. Ve bu kararından her ne olursa olsun vazgeçmemiştir. Bu bahsettiklerim ise Hz Muhammed (S.a.v) cesur ve kararlı olduğunun göstergesidir.
Peygamber efendimizin bazı özellikleri ;
@Mavigrii & OptiTim.
Başarılar dilerim.
Yazar:
westonittr
Bir cevabı oylayın:
2