OLAY ÖRGÜSÜ- 1954 yılının bir ağustos sabahı Sadako giyinir giyinmez dışarı koştu. Japonya'nın sabah güneşi koyu renk saçında ışıltılar saçıyordu. Gökyüzü masmaviydi, buluttan eser yoktu. Bu aslında iyi işaretti.
1954 yılının bir ağustos sabahı Sadako giyinir giyinmez dışarı koştu. Japonya'nın sabah güneşi koyu renk saçında ışıltılar saçıyordu. Gökyüzü masmaviydi, buluttan eser yoktu. Bu aslında iyi işaretti.Sadako her zaman bir şansın doğacağını umut ederdi. Evine döndüğünde kız kardeşiyle iki erkek kardeşini hala mışıl mışıl uyurken buldu. Sadako birçok iyi şans işaretleri daha bulmuştu ancak bu iyi şans işaretleri kötüye gitmişti.
1954 yılının bir ağustos sabahı Sadako giyinir giyinmez dışarı koştu. Japonya'nın sabah güneşi koyu renk saçında ışıltılar saçıyordu. Gökyüzü masmaviydi, buluttan eser yoktu. Bu aslında iyi işaretti.Sadako her zaman bir şansın doğacağını umut ederdi. Evine döndüğünde kız kardeşiyle iki erkek kardeşini hala mışıl mışıl uyurken buldu. Sadako birçok iyi şans işaretleri daha bulmuştu ancak bu iyi şans işaretleri kötüye gitmişti.Sadako okulun atletizim takımındaydı yarışa çıkmıştı.Yarış sonunda bambu sınıfından öğrenciler Sadako'nun atletizmi takımlarına girmelerini istemişlerdi.Sadako'da kabul etmişti.İkinci yarışta Sadoko yedekteydi. (yedekler en son yarışırlardı) Sıra Sadoko'ya gelmişti. Sadako yarışı bitirdikten sonra başı dönmeye başladı ve bayıldı.Hemen onu doktora götürdüler. Sadoka atom bombası yüzünden lösemiye yakalanmıştı.Bu acı haberi öğrenen Sadoko çok üzülmüştü.
1954 yılının bir ağustos sabahı Sadako giyinir giyinmez dışarı koştu. Japonya'nın sabah güneşi koyu renk saçında ışıltılar saçıyordu. Gökyüzü masmaviydi, buluttan eser yoktu. Bu aslında iyi işaretti.Sadako her zaman bir şansın doğacağını umut ederdi. Evine döndüğünde kız kardeşiyle iki erkek kardeşini hala mışıl mışıl uyurken buldu. Sadako birçok iyi şans işaretleri daha bulmuştu ancak bu iyi şans işaretleri kötüye gitmişti.Sadako okulun atletizim takımındaydı yarışa çıkmıştı.Yarış sonunda bambu sınıfından öğrenciler Sadako'nun atletizmi takımlarına girmelerini istemişlerdi.Sadako'da kabul etmişti.İkinci yarışta Sadoko yedekteydi. (yedekler en son yarışırlardı) Sıra Sadoko'ya gelmişti. Sadako yarışı bitirdikten sonra başı dönmeye başladı ve bayıldı.Hemen onu doktora götürdüler. Sadoka atom bombası yüzünden lösemiye yakalanmıştı.Bu acı haberi öğrenen Sadoko çok üzülmüştü.'Kâğıttan Bin Turna Kuşu' efsanesi der ki: Bir insan kâğıttan 1000 turna kuşu yaparsa dileği kabul olurmuş.Bunun üzerine Sadako ümidi kaybetmeyip kâğıttan 1000 turna kuşu yapmaya başladı
1954 yılının bir ağustos sabahı Sadako giyinir giyinmez dışarı koştu. Japonya'nın sabah güneşi koyu renk saçında ışıltılar saçıyordu. Gökyüzü masmaviydi, buluttan eser yoktu. Bu aslında iyi işaretti.Sadako her zaman bir şansın doğacağını umut ederdi. Evine döndüğünde kız kardeşiyle iki erkek kardeşini hala mışıl mışıl uyurken buldu. Sadako birçok iyi şans işaretleri daha bulmuştu ancak bu iyi şans işaretleri kötüye gitmişti.Sadako okulun atletizim takımındaydı yarışa çıkmıştı.Yarış sonunda bambu sınıfından öğrenciler Sadako'nun atletizmi takımlarına girmelerini istemişlerdi.Sadako'da kabul etmişti.İkinci yarışta Sadoko yedekteydi. (yedekler en son yarışırlardı) Sıra Sadoko'ya gelmişti. Sadako yarışı bitirdikten sonra başı dönmeye başladı ve bayıldı.Hemen onu doktora götürdüler. Sadoka atom bombası yüzünden lösemiye yakalanmıştı.Bu acı haberi öğrenen Sadoko çok üzülmüştü.'Kâğıttan Bin Turna Kuşu' efsanesi der ki: Bir insan kâğıttan 1000 turna kuşu yaparsa dileği kabul olurmuş.Bunun üzerine Sadako ümidi kaybetmeyip kâğıttan 1000 turna kuşu yapmaya başladıNe yazık ki, bu küçük Japon kızının yaşamı 1000 turnayı katlamaya yetmeyecek ve 25 Ekim 1955 günü 644. turnayı katlarken hayata gözlerini yumacaktır. Yine de arkadaşları, eksik kalan 356 turnayı katlayıp onun için kâğıttan turna kuşu kulübü düzenlemişlerdir. Turna kuşu, o zamandan beri barışın simgesidir.
1954 yılının bir ağustos sabahı Sadako giyinir giyinmez dışarı koştu. Japonya'nın sabah güneşi koyu renk saçında ışıltılar saçıyordu. Gökyüzü masmaviydi, buluttan eser yoktu. Bu aslında iyi işaretti.Sadako her zaman bir şansın doğacağını umut ederdi. Evine döndüğünde kız kardeşiyle iki erkek kardeşini hala mışıl mışıl uyurken buldu. Sadako birçok iyi şans işaretleri daha bulmuştu ancak bu iyi şans işaretleri kötüye gitmişti.Sadako okulun atletizim takımındaydı yarışa çıkmıştı.Yarış sonunda bambu sınıfından öğrenciler Sadako'nun atletizmi takımlarına girmelerini istemişlerdi.Sadako'da kabul etmişti.İkinci yarışta Sadoko yedekteydi. (yedekler en son yarışırlardı) Sıra Sadoko'ya gelmişti. Sadako yarışı bitirdikten sonra başı dönmeye başladı ve bayıldı.Hemen onu doktora götürdüler. Sadoka atom bombası yüzünden lösemiye yakalanmıştı.Bu acı haberi öğrenen Sadoko çok üzülmüştü.'Kâğıttan Bin Turna Kuşu' efsanesi der ki: Bir insan kâğıttan 1000 turna kuşu yaparsa dileği kabul olurmuş.Bunun üzerine Sadako ümidi kaybetmeyip kâğıttan 1000 turna kuşu yapmaya başladıNe yazık ki, bu küçük Japon kızının yaşamı 1000 turnayı katlamaya yetmeyecek ve 25 Ekim 1955 günü 644. turnayı katlarken hayata gözlerini yumacaktır. Yine de arkadaşları, eksik kalan 356 turnayı katlayıp onun için kâğıttan turna kuşu kulübü düzenlemişlerdir. Turna kuşu, o zamandan beri barışın simgesidir.Sadako Sasaki anısına Hiroşima'da bir anıt yapılmıştır ve ABD'de Seattle Barış Parkı'nda bir heykeli bulunur, elinde ise kâğıttan altın turna kuşu vardır
Sayfa sayısı- 100
Konusu- Sadako'nun mücadelesi
Kahramanları- Masahiro, bay sasaki, oba-san, Sadako Eiji, mitsue
TÜRÜ- Roman
Lütfen! en iyi seçer misin?
sol alttan teşekkür butonuna tıklasan fena olmaz
#İKRASEL