Cevap:
fiziksel ayrışma
Ayrışma ile ilgili iki önemli sınıflandırma vardır. Bunlar; fiziksel ve kimyasal ayrışmadır. İkisi de bazen biyolojik bileşenleri içerir. Mekanik veya fiziksel ayrışma, su, buz, sıcaklık ve basınç gibi atmosferik durumlarla direkt olarak etkileşimle toprak ve kayalarda bozulmaları kapsar. İkinci sınıflandırma, kimyasal ayrışma ise, atmosferik kimyasalların direkt olarak etkisiyle ya da kayalar, topraklar ve minerallerin parçalanmasında biyolojik ayrışma olarak bilinen biyolojik olarak üretilen kimyasalları içerir. Fiziksel ayrışma, çok kuru ve çok soğuk ortamlarda oluşurken, kimyasal reaksiyonlar çok sıcak ve ıslak iklimlerde daha yoğundur. Ancak, her iki ayrışma aynı anda meydana gelirse, birbirini hızlandırır. Örneğin, fiziksel sürtünme parçacıkların boyutunu azaltır ve bu nedenle yüzeylerini hızlandırır ve böylece onları hızlı kimyasal reaksiyonlara daha duyarlı hale getirir. Çeşitli maddeler, birincil mineralleri (feldspatlar ve mikalar) ikincil minerallere (killer ve karbonatlar) dönüştürmek ve bitki besin elementlerini çözülebilen formlarda serbest bırakmak için uyum halinde hareket ederler. Kaya parçalandıktan sonra kalanlar organik materyaller ile birleşince toprağa dönüşür. Toprağın mineral içeriği ana materyal tarafından belirlenir. Bu nedenle, tek bir kaya türünden türetilen bir toprak, verimlilik için gerekli olan bir veya daha fazla mineral eksikliği gösterebilirken (kristalin, buzul veya alüvyon çökeltilerinde olduğu gibi) kaya türlerinin karışımından çıkan bir toprak genellikle daha verimli toprağa neden olur. Buna ek olarak, Dünya'nın birçok yeryüzü şekilleri ve manzarası, erozyon ve yeniden birikme ile birleşen hava olaylarının sonucudur.
kimyasal çözünme
Kimyasal çözülme birkaç yolla gerçekleşebilir. Bu yolların bazıları karbonlaşma, oksitlenme, sulanma, çözünme ve hidrolizdir. Sulanmada kayalar suyu soğurarak genleşir. Oluşan stres sonucunda kayalar ufak parçalara ayrılır. Çözünmede ise kayanın bileşimindeki mineraller su içinde çözünür. Bu da kayaların aşınmasına sebep olur. Hidroliz ise sudaki hidrojen atomlarının kayalardaki mineraller ile tepkimeye girmesi sonucunda oluşan aşınmadır. Saf su az miktarda da olsa iyonlaşarak hidrojen ve hidroksil iyonları oluşturur. Oluşan hidrojen iyonları ile kayanın bileşimindeki mineraller arasında gerçekleşen tepkimeler sonucunda kaya aşınır. Oksitlenme oksijenin kayadaki mineraller ile tepkimeye girmesi sonucu oluşur. En yaygın olan oksitlenme tepkimeleri demir iyonlarını içerenlerdir. Bu tepkimeler bazen paslanma olarak adlandırılsa da metalik demirin paslanmasından farklıdır. Bir diğer kimyasal çözülme şekli olan karbonlaşma ise yağmur sularıyla gelen karbonik asitin kayaları aşındırmasıdır. Havada bulunan karbondioksitin su ile tepkimeye girmesi sonucunda karbonik asit oluşur. Oluşan asit kayadaki mineraller ile tepkimeye girer. Soğuk su daha fazla karbondioksit çözdüğü için soğuk havalarda karbonlaşma daha fazla görülür. Özellikle buzul çağlarında karbonlaşma miktarı fazla idi.
intrazonal toprak
Ülkemizde intrazonal toprakların kapladığı alan çok azdır. Bu topraklar, ana kayanın yapısı ve yer şekillerine bağlı olarak meydana gelir. Ülkemizde görülen intrazonal topraklardan biri kalsimorfik topraklardır. Fazla miktarda kireç içeren bu topraklar, rendzinalar ve vertisoller olmak üzere ikiye ayrılır. Rendzinalar yumuşak kireç taşları üzerinde oluşan topraklardır. Türkiye’de daha çok Akdeniz’in batısı, Trakya, Ege ve Güney Marmara’da görülen bu topraklar, tahıl üretimi için elverişlidir
azonal toprak
Dış kuvvetlerin aşındırıcı etkisi sonucu taşınarak biriktirilen malzemenin ayrışmasıyla oluşan topraklardır. Düzenli horizon yapısına sahip olmayan bu topraklar, genellikle mineral yönünden zengindir
anakaya
Dış etmenlerle yerinden oynatılmış, kendi yapısına göre yerinde kalmış olan kayalar, taşlar, tabakalar. Toprakların profilinin en tabanındaki parçalanmamış kayalar.
bildiğim bu kadar devamını bilmiyorum bilseydim yazardım
Açıklama: