Hava gene soğuk, ben ise kafamdaki canavarlar ile yurt odama giriyorum. Paltomu, aslında bir ceketti, yatağıma atıyorum. Öğrenci odası, koltuk bile yok… Oda arkadaşım gelmeden banyoya gireyim diye düşünüyorum. O sırada gözüme bir şey çarpıyor, bir ışıltı. Işıltıya yavaş adımlar ile yürüyorum, açıyorum ve ağzıma bir el kapanıyor… Eli rahmetli babamın asker olmasından dolayı verdiği eğitimler sayesinde kolayca itebiliyorum, ağzımı kapatan şeye bakıyorum ve kocaman bir çığlık atıyorum. Babam, kendi elimle öldürdüğüm o kişi, babam.