Öğretmen Bay Maymun öğrencilerine bir sonraki ders olacak olan sınava hazırlanmaları için izin verdi, öğretmenler masasına iyice yerleşti. Bir yandan sınıfın düzenine bakıyor bir yandan da öğrencilerin sınav kağıtlarını okuyordu.
Sınıfa bir uğultu sesi sahipti. Bay Maymun, gözündeki gözlüğü çıkartıp derince nefes aldı. Sınıfın arka tarafında çalışmayan, dört kişiden oluşan, okulun ve sınıfın huzurunu bozan öğrenciler yine ve yine sınava hazırlanan arkadaşlarının çalışmalarını engelliyor, aynı zamanda gürültü yapıyorlardı. Sıra o dörtlü gruptan biri olan Aslan'ın kağıdını okumaya gelmişti.
"Aslan! Sınav kağıdını okuyorum, yanımda durup yanlışlarını görmek ister misin?"
Bay Maymun'un sözlerini işiten Aslan hemen ayağa kalkıp öğretmeninin yanına ilişti. Bay Maymun sınav kağıdını cevap anahtarına bakarak kontrol etti. Aslan, okunan kağıdına şaşkınlıkla bakıyordu. On almıştı. On. İnanamaz gözlerle bir kağıdına bir öğretmeni Bay Maymun'a baktı.
"Öğretmenim ben nasıl on alırım?! Kesin hile yapıyorsunuz!"
Diğer öğrencilerin kağıdını karıştırırken sınıfın en akıllısı olan Tavşan'ın yüz aldığını gördü. Kağıdı alıp, yüzü kıpkırmızı olana kadar öylece durdu. Bay Maymun onun arkadaşına bir şey yapmasından endişeleniyordu.
"Ben on alırken Tavşan nasıl yüz yalıyor hoca! Bana bunu açıklamadan bu sınıftan çıkamazsın!"
Aslan, öğretmenler masasını yere devirdi. Güçlü ve cesurdu. Ancak bu gücü kendinden yaşça büyük olan öğretmenine göstermesi çok yanlıştı. Ayriyeten sınıftaki arkadaşları da onu böyle gördükleri için korkmuştu. Bay Maymun ayağa kalkıp Aslan'ı oturduğu sandalyeye oturttu.
"Aslan, oğlum... Bak beni iyi dinle-"
"Sizi neden dinleyeyim? Öğrencileri ayrıştırıyorsunuz!"
"Öyle bir şeyi ben yapmam. Diğer öğretmenler de beni ilgilendirmez oğlum. Beni iyi dinle. Kulağına küpe olsun. Tavşan, her dersine düzenli çalışıp not alan, yüksek ders puanlarına sahip bir öğrenci. Aslan -sen oğlum- derslerde sınıfın düzenini bozan, not tutmayan, her derste ellinin altında alan bir öğrencisin. Bak, adı üzerinde öğrenci. Öğrencinin görevi nedir?"
"Nedir öğretmenim?"
"Öğrencinin görevi sınıfta düzeni bozmamak, derslerde not tutmak -okulda tutmuyor ise evde onları bir araya getirmek- sınavlardan kalırsak bile düzeltmek için çaba sarf etmek. Bu özellikler sende var mı?"
"Yok hocam..."
"İşte bu yüzden sınavların düşük ve benim dersimden de düşük aldın."
"Anladım hocam. Artık sınavlarıma daha çok çalışıp derslerde taşkınlık yapmayacağım. Uslu olacağım. Ve şey... beni uyardığınız için teşekkür ederim hocam."
Aslan aklı başına gelmiş bir şekilde yerine oturdu. Öğretmeni Bay Maymun onun körleşmiş gözüne bir umut ışığı tutmuştu. Artık eski haylaz öğrenci olmayacaktı. Elinden geldiğince derslerine özen gösterecekti. Tıpkı Tavşan gibi...
Umarım işine yarar ben bir başlık bulamadım. Sen onu bulursun artık.