Merhabalar!↓↓↓↓↓↓↓↓↓↓
- Açık kapı bırakmak; Bir olay ve sıkıntı karşısında sıkıntının bu şekilde devam etmeyeceğini belirtmek.
- Ağzında bakla ıslanmamak; Duyduğu bir lafı başkasından saklayamamak, boşboğazlık
- Bal dök yala; Her tarafı tertemiz yapmak.
- Can kulağı ile dinlemek; Tüm dikkati ile dinlemek.
- Cebi delik; Savurgan olan Para biriktiremeyen kişidir.
- Çalmadan Oynamak; Eğlenecek bir şey hemen bulan. Teneke sesine daği oynamaya başlayan.
- Açığa vurmak: Gizli, saklı bir şeyi herkese duyurmak, ortaya çıkarmak.
-
Açık kalpli /yürekli: Samimî, içi temiz, içi dışı bir olan kimse.
- Bağrı yanık:Çok dertli,acılı kimse.
- Burnu büyümek : Kendini büyük biri olarak görmeye başlamak; başkalarını beğenmemek.
- Ekmeğini kazanmak: Geçimini temin edecek, ihtiyaçlarını karşılayacak parayı kazanmak.
- Gani gönüllü: Cömert, eli bol, vermekten kaçınmayan.
- Jeton düşmemek / takılmak : Söylenenleri, olup bitenleri anlayamamak.
- Lüpe konmak: Değerli bir şeyi bedavadan, emek sarf etmeden ele geçirmek.
- Ne akar ne kokar: Kimseye ne faydası ne de zararı dokunan pısırık, çekingen kimseler için kullanılır.
- Para sızdırmak: Kandırarak, zorlayarak birinden para almak.
- Sipsivri kalmak: Tek başına, çaresiz ortada kalmak.
- Zehir zemberek: İnsanın içine işleyen, onurunu zedeleyen çok acı söz.
- Zokayı yutmak: Aldatılıp zarara sokulmak.
Deyim
⇒Deyim, dil biliminde, kavramları, durumları hoşa giden bir anlatımla ya da özel bir yapı veya söz dizimi içinde belirten ve çoğunlukla gerçek anlamlarından ayrı anlamlara gelen sözcüklerden oluşan kalıplaşmış sözcük topluluğu ya da cümledir.
İyi dersler!