12 Eylül 1980 Darbesi, 12 Eylül Darbesi, 80 Darbesi, halk diliyle Sağ ve Sol Darbesi. 12 Eylül 1980 tarihinde o zaman ki Genelkurmay başkanı Orgeneral Kenan Evren ve ordu içerisinde ki bir grup askerin demokrasiye karşı gerçekleştirdiği silahlı darbedir. Darbe sonucunda "bilinen" toplam 300 kişi hayatını kaybetti. 650 bin Civarında kişi tutuklandı, 230 bin kişi mahkemeler tarafından (Askeri mahkemeler) yargılandı. 1.5 milyon kişi fişlendi. Darbe, Türkiye Cumhuriyeti tarihinde gerçekleşmiş en büyük darbedir.
Tetikleyen olaylar, darbe öncesi.
Darbe öncesi Türkiye Cumhuriyeti 2 tane daha darbe görmüştür. Bunlar 1960 ve 1971 darbeleridir. 1980 Darbesi Türkiye Cumhuriyetinde gerçekleşmiş olan 3. darbedir. 1960'larda fitili ateşlenen sağ ve sol olayları sonrası ülke de büyük çatışmalar meydana geldi. 1970'de bu olaylar çoğaldı. Sağ sol katliamları 12 Eylül 1980 darbesine kadar devam etti ve o gün bitti.
1970'lerde ülke Sağ sol olaylar nedeniyle bir İç Savaş tehlikesi yaşadı. O zaman ki halk, ülkede kesinlikle bir iç savaş olacağını ve ülkenin bölüneceğini düşünüyordu. 1978 1979 senelerinde ölüm sayısı 3000'ü geçti. En sert dönemler 1974 - 1980 tarihinde gerçekleşti bu yıllarda toplam 5000 kişi çatışmalarda öldü. Bu vefatlardan 281 tanesi güvenlik güçlerindendi.
Unutulmayan bir olayda 16 Şubat 1969 tarihinde gerçekleşti. ABD filosu olan 6. Filo Türkiye Cumhuriyetine geldi ve bunu protesto etmek isteyen topluluğa Taksim Meydanında saldırı düzenlendi. Bu olayda 2 kişi öldü.
Olaylar Üniversiteye kadar geldi. Karşıt görüşlü insanlar sokaklara dahi çıkamıyor, okullarda Anarşi hakim oluyordu. Sol görüşlü bir takım liderler mesela, İbrahim Kaypakkaya 1973'de gözaltına alındı, işkence sonucu öldü. Darbe olmadan önce halkın büyük çoğunluğu Askerin sokağa inmesini de ayrıca istedi.
Aslında, darbe olmadan önce Türk Silahlı Kuvvetleri bir açıklama da bulundu. Mektup yayınladı. 27 Aralık 1979 senesinde ki mektup şu şekilde;
"Türk Silahlı Kuvvetleri, (ara açıklama yazılmadı, çok uzun) ülkemizin bugünkü hayati sorunları karşısında siyasi partilerimizin bir an önce millî menfaatlerimizi ön plana alarak anayasamızın ilkeleri doğrultusunda ve Atatürkçü bir görüşle bir araya gelerek anarşi, terör ve bölücülük gibi devleti çökertmeye yönelik her türlü hareketlere karşı bütün önlemleri müştereken almalarını ve diğer anayasal kuruluşların da bu yönde yardımcı olmalarını ısrarla istemektedir." denildi. Mektup dikkate alınmadı.
Ayrıca Kenan Evren darbe olmadan aylar önce yaptığı konuşmalarda gizli mesajlar verdi. 4 Kasım 1982 senesinde, "siyaset yapmanın ölçüsü var mıdır yok mudur yakında öğrenecekler" demesi, halk tarafından alkış gördü ve bu sözler tarihe geçti.
Darbe Süreci.
Ordu, 12 Eylül 1980 tarihinde gece saat 3 sularında resmen yönetime el koydu. Sokaklar Asker tarafından kapatıldı, Anayasa rafa kaldırıldı, tüm yurtta olağanüstü hâl ve sıkıyönetim ilan edildi. Sağ ve sol görüşlü herkes tutuklandı, Genelkurmay başkanı TRT'ye çıkarak Türk Silahlı Kuvvetlerinin yönetime el koyduğunu açıkladı. Açıklama da (darbe bildirisinde) ülkede huzur ve güven ortamının oluşturulması ve ekonomik kalkınma için, milletin bölünmemesi için böyle bir girişim yapıldığı ayrıca vurgulandı. Bu girişim çok büyük tepkiler görse de halkın çoğunluğu (İdda: %90 bu girişimi destekledi) Darbe sonrası yurt dışına gidişler yasaklandı. Yeni cumhurbaşkanı Kenan Evren oldu. Bu süreç içerisinde MGK (Milli Güvenlik Konseyi) kuruldu, ülkeyi yönetti. 1961 Anayasası kaldırıldı, 7 Kasım 1982 Anayasası yürürlüğe girdi. Bu Anayasa, %91 kabul oyu aldı. Şuan ki Mevcut Anayasa, bu Anayasadır.
Darbede 47 kişi idam edildi. 12 Eylül 2010 senesinde bir referandum yapıldı. %58 Evet dedi, bu darbeyi yapanlar gözaltına alındı. Bu soruşturma, (2021 senesi itibari ile 31 sene olmak üzere) açılan ilk soruşturma oldu. Davalılar TCK 146. Maddesine göre ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası yedi ama ilk Tahsin Şahinkaya ve Kenan evrenin ölmesi nedeniyle dava düştü. Yargılama olmadı. Cezalar ise kesinleşmedi. Türkiye Cumhuriyetinde gerçekleşen son 15 Temmuz 2016 darbe kalkışmasından sonra Kenan evrenin ifadesini alanların paralel yapılanma FETÖ'dan olduğu anlaşıldı, meslekten derhal ihraç edildiler. Bu şekilde de dava kapandı. Bu darbeden sonra 27 Şubat bildirisi yayımlandı, ayrıca 2009'da darbe planları kuruldu başarısız olundu. 2009-2016 kumpasları kuruldu ve 15 Temmuz 2016'da darbe girişimi yine başarısız oldu. Türkiye Cumhuriyetinde yaklaşık 6 senedir darbe olmuyor.