Soru: x ve y birbirinden farklı pozitif tam sayılardır . (x + 4).(y + 5) = x.y +65 olduğuna göre, x + y toplamı kaçtır?Açıklayarak çözermisiniz​

Açıklama:

It’s eleven o’clock

Saat on bir

IYI ÇALIŞMALAR DİLERİM

→ İngilizcede saat yazarken okunuşu her zaman ”It is … o’clock ” yapısıyla ifade edilir. Bu kalıpta ve diğer göstereceğimiz kalıpların başında ”It is.. ” olmasının temel nedeni time (zaman) kavramının İngilizce’de sayılamayan isimler grubunda olmasıdır.

Örnek

• Örnek12:00 => It's twelve o'clock (Saat on iki)
• Örnek12:00 => It's twelve o'clock (Saat on iki)01:00 => It’s one o’clock (Saat bir)
• Örnek12:00 => It's twelve o'clock (Saat on iki)01:00 => It’s one o’clock (Saat bir)01:00 => It’s one o’clock (Saat bir)02:00 => It's two o'clock (Saat iki)

→ İngilizce saatlerde yarımları ifade ederken ”It’s half past … ” formu kullanılır. Ancak bu kısımda dikkat edilmesi gereken İngilizce saat okunuşunda Türkçenin aksine tam saat her zaman ana kalıptan sonra gelmektedir.

Örnek

• 12:30 => It's half past twelve (Saat on iki buçuk)
• 01:30 => It's half past one (Saat bir buçuk)
• 02:30 => It's half past two (Saat iki buçuk)

→ İngilizce saatlerde geçiyor ifadesi Türkçenin aksine sadece yarım saatlere kadar ifade edilmektedir. Yani İngilizce çeviri olarak ”4’ü 35 geçiyor” gibi bir kullanım şekli yer almamaktadır. Çeyrek saat dışında yarıma kadar kullanılan İngilizce saat okunuşu ”It is … past … ” formundadır. Burada saatin her zaman sona gelmesi zorunluluğuna dikkat edilmelidir.

Örnek

• 12:05 => It's five past twelve (Saat on ikiyi beş geçiyor)
• 01:10 => It's ten past one (Saat bir'i on geçiyor)
• 02:20 => It's twenty past two (Saat iki'yi yirmi geçiyor)

→ Yarıma kadar olan saatlerin okunuşunda dakikaları söylerken 5 ve beşin katları haricindeki diğer rakamlarda ”minutes” eklenir.

Örnek

• 12:16 => It is sixteen minutes past twelve (Saat on ikiyi on altı dakika geçiyor)
• 01:14 => It is fourteen minutes past one (Saat biri on dört dakika geçiyor)
• 02:12 => It is twelve minutes past two (Saat ikiyi on iki dakika geçiyor)

→ İngilizce olarak yarıma kadar çeyrek saatleri ifade ederken ”It is quarter past … ” formu kullanılır. Çeyrek saatlerin İngilizce okunuşlarına örnek vermek istersek;

Örnek

• 12:15 => It’s quarter past twelve (On ikiyi çeyrek geçiyor)
• 01:15 => It’s quarter past one (Saat biri çeyrek geçiyor)
• 02:15 => It's quarter past two (Saat ikiyi çeyrek geçiyor)

→ Saatlerde yarımdan sonrası zaman dilimini belirtmek için ”It is .. to …” formu kullanılır. Yarımdan sonrası saatlerin İngilizce okunuşuna örnek vermek istersek;

Örnek

• 12:35 => It's twenty five to one (On ikiye yirmi beş var)
• 11:45 => It’s fifteen to twelve (On ikiye on beş var)
• 02:55 => It's three to five (Üç'e 5 var)

→ Yarım sonrası saatlerin okunuşunda dakikaları söylerken 5 ve beşin katları haricindeki diğer rakamlarda ”minutes” eklenir.

Örnek

• 05:48 => It’s twelve minutes to six (Altıya on iki dakika var)
• 11:33 => It’s twenty seven minutes to twelve (On ikiye yirmi yedi dakika var)
• 12:57 => It's theree minutes to one (Bire üç dakika var)

NOT: Gece yarısı saatin İngilizce okunuşu için ”It’s midnight” ifadesi kullanılır. Gündüz ise ‘’It’s midday’’ ifadesi kullanılır.

NOT: Gece yarısı saatin İngilizce okunuşu için ”It’s midnight” ifadesi kullanılır. Gündüz ise ‘’It’s midday’’ ifadesi kullanılır.

→ 11:00 => It's eleven o'clock (Saat on bir)

açıklama:

Cevap:

Cevap:

1

Adım adım açıklama

Cevap:

1

kolay gelsin en iyi seç takip edebilir misin lütfen

Cevap:

Haçlı Seferleri bize Kudüs üzerinden “Isgal ve Fetih” kavramlarını çok net okumamızı saglıyor. 15 Temmuz 1099’da Haçlı komutanlar

Godfery ve Tankret Kudüs’ü isgal ettiklerinde, kan ve cesetlerle tıka basa sokakları atlarıyla geçtiklerinde, bir zamanlar Hz. Isa’nın sevgi, barıs ve adaleti anlattıgı sahne kanla kirletildiginde, insanlar nefretin ve vahsetin zirvesini anımsar. 2 Ekim 1187’de Selahaddin’in ordusu Kudüs’ü fethettiginde ise sokaklarda kan degil, bagıslanma, minnet ve merhamet akıyordu. Müslümanların bagıslamak için bir bahane aradıgı bu mekânda, onlar katletmek için hiç bir sebep aramadılar.

Günümüz Batılı bir tarihçi bu durumu su veciz sözleriyle ifade etti:

“Dogrulukla öldürebilecegi yerde, acımayla kurtarmak için... Selahaddin hakkında bilinen tek gerçek Kudüs’ün fethi ise bu onun kendi çagının ve belki de her çagın en cömert ve cesur fatihi oldugunukanıtlamaya yeterlidir.”

Bu kitapta, Selahaddin’in hayatı, mücadelesi ve mirasıyla birlikte, o çagda bir fenomene dönüsen batı Avrupa’nın barbar kavimlerinin kutsal topraklara olan meraklarının içyüzüne ve dogu-batı ekseninde olusan sosyo-politik güç dengelerine de sahid olacagız.