yerine koyduğumu animsiyordum Çarşınız, bir tepe Üstündeydi . Çarşıya çıkan yollar hep yokuştu. Yokuşu çiktim Her zaman seker aldığım büyük mağazaya yaklaştım. Bir lira avucumun içindeydi. Sekercinin camlarındaki kavanoz- jarda bulunan renk renk şekerleri gözden geçirdim. Lokum mu alsaydım, yokso seker mi? Şekerin nanelisi mi olsaydı, ağdalisi mi? Mağazanın açık kapısından girdim. Hiç kimse yoktu Şekerci omco elinde bir makas, seker kesiyordu. Şeker ağdalarını tezgahının üstünde uzatyor, sonra mokasio kes- yordu. Renk renk sekerler, tik tik düşüyordu masaya. Dükkanın içi seker kokuyordu mis gioi Az bekle küçük, bak işim var, dedi. Adamın arkasında bir ocak, üstünde büyük bir tencere kaynıyordu. dirildiğim yerde de büyük bir gaz ocağı yanıyordu hand hani. burada ki basit fiilleri bularmısınız