Onbaşı: Askerlikte erbaş rütbesinin ilk basamağı.
Cümle: Ahmet amca askerliğini onbaşı olarak yapmış.
Rütbe: Aşama, mertebe. Özellikle orduda subayların, astsubayların sahip oldukları aşama, derece.
Cümle: Arkadaşı Mahmut teğmen olduktan 3 yıl sonra bir sonraki rütbe olan Üsteğmenliğe yükselecek.
Tabya: Bir yerin savunulması için özel olarak yapılmış ve silahlarla donatılmış istihkâm.
Cümle: Bir ordunun en önemli bölümlerinde biriside tabyalardır.
Batarya: Bir subayın komutasındaki en küçük topçu birliği.
Cümle: İstediği hareketleri yapamayan bataryasına Ahmet Subay 1 saat ceza verdi.
Dümen: Hava ve deniz taşıtlarının, taşıta yön vermeye yarayan devingen parçası.
Cümle: Geminin dümeninde oluşan küçük arıza nedeniyle kalkış ertelendi.
Mazur: Mazereti olan.
Cümle: Gelen telefon sonrası beni mazur görün diyerek sofradan kalkıp gitti.
Büst: İnsan vücudunun genellikle omuzdan yukarısını gösteren yontu.
Cümle: Parka yeni yapılan büstü kimin kırdığı bulunamadı.
Mükafat: Ödül, değerlendirici, sevindirici davranış.
Cümle: Sınıfta en yüksek notu alan öğrenciyi öğretmen mükafatlandırdı.