Beyaz Gemi Roman İNCELEME Pılânı Örneği A-) Şekil Yönüyle İnceleme 1.Romanın Adı =Beyaz Gemi2.Romanın Yazarı 3.Romanin Basıldığı Yer Ve Tarih 4.Romanın Yayın Evi5.Romanın Sayfa Sayısı B)İçerik Yönüyle İnceleme1. Olayın Özetia)Romanın Olay Örgüsüb)Romanın Olay Halkalarından Örnekler2. Kışiler(şahız Kadrosu)a) Asıl Kişiler1.Fiziki Potre2.Ruhi Potrec)Kişiler Arasındaki İlişkiler3.Olayın Geçtigi Mekânlar a.Mekânlar ve bu Mekânların Özelliklerib.Mekânlarin Kahraman ve Olaylarla İlişkisi4.Zamana)Kronolojik Zaman1.Gündüz2.Gece3.Mevsimler4.Yılb)Zamanda Geriye Dönüşler 5. Anlatımının Bakış Açısıa)Hakim (ilâhi) Bakış Açısıb)Kahraman Anlatımını Bakış Açısıc)Gözlemci Bakış Açısı6. Dil Ve Anlatım Özellikleria)Anlatım Türleri . Öyküleyici Anlatım .Betimleyici Anlatım.Açıklayıcı Anlatım.Tartışmacı Anlatım.Öğretici Anlatım.Kanıtlayıcı Anlatım.Düşsel Anlatım.Gelecekten Söz Eden Anlatım.Coşku Ve Heycana Bağlı Anlatım.Destansı Anlatım.Söyleşmeye Bağlı Anlatım.Mizahı AnlatımB) Dil Ve Üslup Özellikleri 1.Akıcılık2.Duruluk-Açıklık3.Yalınlık7.Romanın Türüa)Tahlil Romanıb)Sosyal Romanc)Macera Romanıd)Tarihî Roman8. Romanın Konu Ve Teması C)Romanın Yazıldığı Dönemle İlişkisiD)Yazarın Hayatı, Edebî Kişiliği Ve Eserleri Hakkında Kısa BilgiE)Romanın Hakkındaki Kişisel Duygu Ve DüşünceF)Romanı İncelerken Faydalandığınız KaynaklarACİL YARDIM İSTİYORUM BÜTÜN SORULARI YAPABİLİR SENİZ ÇOK SEVİNİRİM☺❤
Kitabın Adı :BEYAZ GEMİKitabın Yazarı :CENGİZ AYTMATOVYayın Evi :ÖTÜKENBasım Yılı :1970Kitabın Konusu: Roman, San-Taş Vadisi’nde etrafındaki beş-altı insanla yaşamak zorunda olan, dedesinden başka seveni olmayan, gerçek hayatında mutsuz olan fakat hayal dünyasında mutlu olmaya çalışan bir çocuğun psikolojisini konu almaktadır.Kitabın Özeti: San Taş vadisinde yalnız üç aile oturmaktadır. Orman koruyucuların amiri Orozkul ve karısı Bekeyin, Bekeyin baobası Müminin ve Seydahmetin evinden başka yakınlarda bir ev bulunmamaktadır. Bu üç evin tek oğlan çocuğu da Müominin torunudur.Sıcak bir yaz günü, bu kimsesiz yere bir kaptıkaçtı gelir. Her türlü zerzavat satan bu adamı görünce Bekey Teyze, Nione ve Gülcemal hemen heyecanla eşyalara bakmaya başlarolar. Alacaklarmış gibi her şeyi karıştırırlar. Daha sonra hepsi de teker teker paralarının olmadığını söyleyerek bir şey almaodan evlerine dönerler. Kaptıkaçtı sinirlenir. Yalnız çocukla koonuşur ve ona şeker verir. O sırada, Mümin Dede gelir. Cebinodeki uzun zamandır buruşmuş duran parayı torununa çanta almak İçin kullanır. Çocuk, buna çok sevinir. Çok sevdiği deodesi, ona okula gitmesi için çanta almıştır. Çocuk, çantasını Bekey Halasına, Gülcemale, ninesine gösterir. Hepsine artık okula gideceğini söyler. Mutluluktan havalarda uçmaktadır. Artık dedesinin ona önceden hediye ettiği dürbün kadar sevodiği bir de çantası olmuştur.Çocuk, arkadaşı ve kardeşi hiç olmadığından dürbünü ile konuşmakta, onunla hayallerini paylaşmaktadır. Şimdi de üç kişi olduklarını düşünür. Dürbünü, çantası ve kendisi. Onolarla birlikte Işık Göle gider. Oradan dürbünle uzaklara bakomakta, akşama doğru gelen beyaz gemiyi dürbünüyle seyretomektedir. Beyaz gemi görünmeden önce yine çok uzaklarda olan okuluna bakar. Oraya gideceği günün hayalini kurar. Bu arada danayı gözden kaçırdığı için bağıran ninesinin sesini duyarak korkar. Ninesini unutarak uzaktan gelen beyaz gemiye dalar. Büyük bir hayranlık içinde, beyaz köpükler içinde giden gemiyi seyreder. Bir balık olup gemiye ulaşma isteği duyar içinde. Belki beyaz geminin içinde dedesinden gemici olduğunu öğrendiği babası vardır. Dedesi, babasının gemilerode çalıştığını, yeniden evlendiğini, karısı ve çocuklarının her gün onu limanda beklediğini anlatmıştır ona. O da balık olup denizde yüzerek beyaz gemiye ulaşma hayali kurar, gemiye Seni dürbünle izleyen çocuk benim. dedikten sonra babaosına oğlu olduğunu söylemeyi hayal eder. Babasına ona deodesinin anlattığı her şeyden, yaşadığı ortamdan bahsetmeyi çok arzulamaktadır. Orozkulun halasını her gün dövdüğünoden, dedesinin bu yüzden kan ağladığından, her geçen gün çöktüğünden bahsetmeyi istemektedir. Fakat sonunda, baobasını sahilde bekleyen yeni ailesini düşünür, onu aralarına alıp almama konusuna gelince hayaline son verir. Gemi gitotikçe küçülünce, çocuk, dürbün ve çantasını yanına alarak eve gider. Avluların ıssızlığından Orozkulun yine halasını dövdüğünü anlar. Akşam olunca, yatacağı zaman çocuk, çantasını nereye koyacağına bir türlü karar veremez. En soonunda baş ucuna koyar. Yatmadan dedesinin ona anlattığı masalı dinlemek ister. Fakat dedesi ona anlatacak durumda değildir. Masalı kendi kendine düşünür.Çok eski bir zamanda bir gölün kenarında bir Kırgız oyomağı yaşarmış. Adı Yenisey olan bu yere halkı Enesay deromiş. Enesayın çevresinde çok çeşitli uluslar varmış, bunlar sürekli savaşır, hiç insan kalmayana kadar birbirlerini öldü-rürlermiş. Bir gün, ormanda bir kuş türemiş. Başınıza bir feolaket gelecek. diye ötermiş bu kuş. Bela gecikmemiş.Kırgız ulusu, yaşlı başbuğlarını gömme hazırlıklarına başolamış. Hakanı gömme töreni sırasında bir düşman ordusu onları hazırlıksız yakalayarak, bir tek insan kalmayana kadar öldürmüş. Yalnız ormanda bir küçük kız ve erkek çocuğu o-lanlardan habersiz meydana geldiklerinde tüm yakınlarının öldürüldüğünü görerek ağlamaya başlamışlar. Bir süre sonra, yavruları yeni ölmüş bir geyik ana onları yanına alarak çok uzak bir memlekete, Işık Göl civarına götürmüş. Onları her türlü zorluktan korumuş. Kız ve erkek büyüyünce evlenmişoler. Boynuzlu Maral Ananın yardımlarıyla Kırgız ulusunun soyu bu iki kişiden meydana gelmiş. Çok mutlu bir yaşamları olmuş; ta ki geyikleri öldürmeye başlayana kadar. Geyik ticaoretine başlayan Kırgız soyu Maral Ananın küsüp, sonsuza kaodar onları terk etmesine neden olmuş.Dağlara yeniden sonbahar gelmiştir. Orozkul önde, Müomin arkada bir kütüğü dağlardan indirmeye çalışmaktadırlar. Orozkul, ormanı korumakla görevli olduğu hâlde karşılığını alarak ormandan ağaç kesilmesine izin vermektedir. Orozkul, sinirini Müminden çıkararak kütüğü indirmeye çalışmaktadır. Fakat kütük hareket etmemektedir. Kütüğün ırmaktan geçiriolip alıcı kamyona ulaştırılması gerekmektedir. Tomruk çok ağırdır. Kütüğü zavallı at beraberinde Orozkulu da sürükleoyerek düşürür. Artık olanlara katlanamayan Mümin Dede, toorununun okuldan alınma zamanı geldiğini söyleyerek ilk deofa Orozkula baş kaldırır ve onu oracıkta yalnız bırakır. Müomin torununun onu beklemesine gönlü razı olmadığı için soonuçlarına katlanarak ilk kez patronu ve damadı olan Oroz-kula isyan eder. Eve gittiğinde Orozkulun kimsenin dokunomaya bile cüret edemediği atına binerek, torununu almaya gider. Okula giderken yolda öğretmeninin torununu getirdiğioni görür. Çocuk, ağlamaktan gözleri şişmiş bir hâldedir. Yoloda dede, torununun gönlünü almaya çalışır. Ona geyiklerin tekrar ormana geldiğini, belki Maral Ananın da içlerinde oloduğunu anlatır.Orozkul, eve vardığında içi intikam hisleri ile doludur. Sevogili atını da yerinde bulamayınca çılgına döner ve karısı Bekeyi evden kovar, artık Karım değilsin. der. Bekey de Sey-dahmetlere sığınır.Mümin, eve geldiğinde yemek yerlerken nine asık suratla hiç ses çıkarmamaktadır. Çocuk kötü bir şeyler döndüğünü anlar. Nine, Mümine Orozkulun gönlünü almasını söyler, aksi takdirde işsiz ve aç kalacaklardır. Orozkul, Mümini ahıroda görünce onu kovduğunu haykırır. Çocuğun biraz ateşi çıkomıştır. Pencereden geyikleri görür ve dedesinin başına gelenoleri biraz unutur gibi olur ve sevinir. Yatağında hasta hasta otururken dedesi, Beni al da Orozkula bir çocuk ver. diye ağlamaktadır.Ev karmakarışıkken Seydahmet bir kamyonla döner. Erteosi gün akşam evlerine kış günü uzun zamandır ilk defa birileri gelir. Arca vadisinden kuru ot getirmeye giden sürücülerdir bunlar. Kamyonları çalışmadığı için onlara sığınmışlardır. Akoşam güzel bir sohbet oluşur. İçlerinden adı Kulubeg olan gence çocuk çok ısınır. Kulubeg ona âdeta bir baba şefkati gösterir. Aralarında kısa sürede bir sevgi oluşur. Çocuk, onların konuşomalarını Kulubegin kucağında dinlerken uyuyakahr.Sabah olduğunda Mümin misafirleri doyurmak için erkenoden kalkar, torununu da yanına alır ve bir tokluyu keserek pioşirirler. Yemekler yendikten sonra, sürücüler yola çıkınca çocuk buruk bir hüzün içinde kalakalır. Bu arada, misafirlerin olması bir nebze Orozkulu yatıştırmıştır. Dedesinin hâline üzülen çoocuk, aşırı derecede hastalanır, ateşi çıkar. Ninesi, her şeyin onun yüzünden olduğunu söyleyerek kaynar sütü zorla içirir.Ertesi gün, Orozkul, Seydahmet ve Koketay adında bir köylü ırmağa takılıp kalan kütüğü çıkarmaya çalışırlar. Müomin kendini affettirmek için Orozkulun peşinde dolanmaktaodır. Orozkul, Mümini dize getirdiği için çok mutludur. Bir süre sonra, geyikleri görürler. Bağırmaya başlarlar. Öldürüp kiloolarca ete kavuşmak hırsıyla yanıp tutuşurlar. Mümin, yalvarır onlara. Geyik avının yasak olduğunu, ayrıca onların kutsal olduğunu söyler. Fakat Orozkul, geyikleri avlamadıkları takodirde işten atacağını anlatarak tehdit eder. Mümin, bütün deoğerlerine, inançlarına rağmen geyiği öldürmek zorunda kalır.Çocuk, midesi bulanık bir hâlde uyanır. Dışardan çok ses gelmektedir. Dedesini arar. Fakat garip bir şeyler olmaktadır. Kazanların içinde kilolarca et görür. Dedesi de körkütük sarohoştur. Onu ilk kez sarhoş görür. O şefkatli dedesinin yanına gittiğinde dedesi: Git başımdan!1′ der. Çocuk, samanlığın diobinde geyik ananın kan içinde kesilmiş kafasını görünce eli ayağı buz gibi olur. Midesi bulanır, bütün inançları sarsılır. Çoocuk, odasında yalnız başına ağlamaya başlar. Odadan dışarı çıkmamaya karar verir. Fakat dedesini görür aniden. Dedesi kesilmiş geyiğin kafasının yanına uzanmış, hiç hareket etmeomekte, duruşu aynı ölü geyiğe benzemektedir. Çocuk korkar ve uzaklaşır oradan. Çocuk hayallerindeki gibi balık olmak için ırmağa doğru yürür ve suya kendini bırakır.Kitabın Anafikri: İnsanoğlu güzelliklere ulaşmak için kendisiyle dahi olsa her zaman savaşa hazır olmalıdır.Karakterlerin Değerlendirilmesi: Mümin dede: Çok iyi kalpli, yardımsever,çalışkan bir insandır. 60-70 yaşlarında köse bir ihtiyardır.Damadı Orozkul’un yanında çalışmaktadır. Vadideki üç evin birinde ikinci karısı ve torunu ile yaşamaktadır. Çocuk : 5-6 yaşlarında, kısa boylu, kepçe kulaklı, çirkin bir çocuktur.Hiç arkadaşı yoktur. Hayalperest ve mutsuzdur. Doğayı çok sever. Orozkul: Şişman, koca kafalı, içki içmeyi çok seven, insanlardan ve doğadan nefret eden, sinirli,umursamaz biridir. Korucubaşıdır fakat ormana en çok o zarar vermektedir. Bekey: Orozkul’un karısı ve Mümin’in kızıdır.Kısırdır,sabırlı ve hoşgörülü bir kadındır. Seydahmet: Uzun boylu, çirkin biridir.Tembeldir. Orozkul’un ve dedenin yanında çalışmaktadır. Bir karısı ve bir kızı vardır. Gülcemal: Seydahmet’in karısıdır. Günlerini genelde çocuğun ninesine ve Bekey’e yardım etmekle ve kızına bakmakla geçirir. Kulubeg: Genç , yakışıklı ve güçlü bir şofördür.Mümin dede ve çocuk gibi boynuzlu maral ananın soyundan geldiğine inanmaktadır. Koketay: Orozkul’un arkadaşıdır. İri yapılı ,esmer tenli bir adamdır.Çok fazla soru olduğu için ancak bu kdr yazabildim En iyi seçersen sevinirimmm:)BAŞARILAR…