Yakından tanınmak insan için tehlikelidir, derler. Âkif’in hayatı böyle bir tehlike bilmez. Yakından tanınmak onun hakkında kazançtı. Ona karşı mesafe haindi. Cemiyetten eve kaçan, caddeden sokağa kaçan, şehirden kıra kaçan, insandan kitaba kaçan Âkif, uzaktan sevimsizdi; o, yakından güzeldi: İyi adamın güzelliğiyle, ferâgatin güzelliğiyle, sâhici şereflerin topunun güzelliğiyle güzeldi. Bilhassa, hayatta bazı müşterek mefhumları bilmemek, ona vahşi bir güzellik veriyordu: Âkif’in bilmediği müşterek mefhumların başında menfaat vardı. Menfaatın ümmîsi idi. Birinci Cihan Harbi’ndeki açlık bile Âkif’e menfa’atı öğretemedi.