Cevap:
Kendi başından geçen bir olayı eserinde anlatmış olan yazar, eserde bir pilottur. Afrika üzerinde uçuş yaptığı bir gün ne yazık ki uçağının motoru bozulur ve aşağı inmek zorunda kalır. Çevresinde yardım edebileceği kimse de yoktur ve çölün ortasında bir başına kalıverir. Sabaha karşı uyukladığı esnada tuhaf ince bir ses duyar ve karşısında gördüğüne inanamaz. Küçük bir prens gören pilot, şaşkınlık içerisinde onu izlemeye devam eder. Küçük prens ise yaşadığı gezegenden son derece sıkılmış olan ve daima diğer gezegenleri gezen bir karakterdir. Yine farklı bir gezegende gezdiği anda pilot ile karşılaşır. Küçük Prens’in geldiği gezegende biri sönmüş ötekisi hala lavlar püskürten yanardağlar vardı, bununla beraber inanılmaz güzelliğe sahip bir çiçek bulunuyordu bu gezegende. Pilot çocukken resim çizmeyi çok seviyordu fakat büyükleri buna izin vermiyor ve güzel resim çizeceğine inanmadıklarını söylüyordu. Küçük prens, pilottan bir koyun çizmesini diledi ve pilot uyanarak kendisine geldi. Gördükleri karşısında epey şaşkın bir vaziyette benim resim çizmeye yeteneğim yok, küçükken büyüklerim öyle söylerdir der. Küçük prens bunun önemsiz olduğunu söyleyerek, tekrar aynı soruyu yöneltir ve bir koyun çizmesini ister. Pilot bu isteği üzerine küçükken çizmiş olduğu boğa yılanını tekrar çizer ve boğa yılanını en son altı yaşındayken çizdiğini ve büyüklerinin bu resmi hiç güzel çizmediğini adeta bir şapkaya benzettiklerini dile getirir. Bu kötü yorumlardan sonra bu yaşına kadar resim çizmeyi bırakan pilot, büyüklerinin sözünü dinleyerek matematik, tarih, dilbilgisi çalışmaya yönelmiş ve resim çizme isteğini zamanla kaybetmiştir. Ardından küçük prens, pilotun çizdiği resme bakarak ben boğa yılanı içine çizmiş olduğun fili değil, koyun çizmeni istiyorum demiş. Bunun üzerine Küçük Prens’in çizdiği resmi anlamış olması ile epey şaşkınlık yaşayan pilot, prensin isteğini yerine getirerek bir koyun çizer. Küçük Prens, pilotun çizmiş olduğu koyun resmini beğenmez ve yenisini çizmesini ister. Pilot bunun üzerine yalnızca bir kutu çizer ve Küçük Prens’e koyunun bu kutu içerisinde olduğunu söyler, Prens bu defa çok beğenir. Yaşanan bu olay üzerine ikili bir biri ile daha sağlam ilişki kurarak birbirini daha yakından tanımaya başlarlar. Pilot, farklı gezegenden gelmiş olan bu sevimli Küçük Prens’i keşfetmeye, sırrını çözmeye çalışır. Küçük Prens, gelmiş olduğu gezegeni, pilota anlatmaya başlar. Bununla beraber gezdiği, gördüğü yerleri, tanıdığı insanları, bu insanların mesleklerini, huylarını tüm bilip gördüklerini pilot dostuna anlatır. Romanda bahsi geçen kraldan, kaşiften, kırmızı suratlı adamdan hepsinden bahseder pilota. Küçük prens dünyaya daha önceden de geldiğini anlatır pilota, bununla beraber başından geçen olayları, edindiği tecrübeleri, hayat hakkındaki fikirlerini ve daha pek çok şeyi anlatır kısa zamanda edindiği dostuna. Tüm bu yaşananlardan sonra ayrılma vakti gelir çatar. Küçük prens ait olduğu gezegene, pilot ise evine dönmek zorundadır artık. Yaşanan tüm bu olayları pilot hiç kimseye anlatmaz ve üzerinden 5 sene geçtikten sonra başından geçenleri ve çok sevdiği dostunu unutmamak için her şeyi yazar.
En iyi seçer misin