Cevap:
Örnekler:
1. "Milli takım, aldığı galibiyetlerle göğsümüzü kabarttı."
"Üniversiteyi kazanan öğrenciler, öğretmenlerinin göğsünü kabarttı."
"Evlatlarım başarılarıyla göğsümü kabartmaya devam ediyor."
2."Babası, göğsünü kabartmış en baş köşede oturuyordu."
"Müdür, göğsünü kabartmış öğrencilere teşekkür konuşması yapıyordu."
Açıklama:
1. Kıvanç duymaya, övünmeye, iftihar etmeye yol açacak bir şey yapmak.
2.Bir olaydan dolayı kıvanç duygusunu ortaya koymak, övünmek, gururlanmak, iftihar etmek.
Başarılar....