✧Cevap: B şıkkıdır.
- Demokrasi bilincinin tam olarak yerleşmediğini Şeyh Said İsyanı'nın gerçekleşmesinden çıkarabiliriz.
- Çok partili hayata geçişin engellendiğini söyleyebiliriz, çünkü ilk muhalefet partisi olan Terakkiperver Cumhuriyet Fırkasının kapatılması ile çok partili hayata geçiş planı suya düşmüştür.
- Fakat Cumhuriyet rejiminin sona erdiğini hiç bir ifadeden çıkaramayız. Gerçekleştirilen darbe ve isyanlara karşın Türkiye'de Cumhuriyet rejiminin daima ayakta kaldığına şahit oluruz.
➢
Çok Partili Hayata Geçiş Denemeleri Demokrasinin ilkelerinden biri olan "Çoğulculuk" ilkesi farklı görüşlerin demokrasi ortamında teslim edilmesini amaçlar. Bir demokraside siyasi partiler aracılığıyla farklı görüşler meclis içerisinde temsil edilir. Bu yüzden Mustafa Kemal Atatürk, demokratik bir ortamın tam olarak sağlanması için çok partili hayata geçmek istemekteydi.
TBMM, 23 Nisan 1920'de açıldığında muhalefet partilerin varlığı söz konusu değildi, hatta henüz iktidar bir parti dahi yoktu. Mustafa Kemal, demokrasinin kuruluşundan itibaren çok partili hayata geçmek için çalışmıştır.
1. Cumhuriyet Halk Fırkası
9 Ağustos 1923'te Mustafa Kemal Paşa tarafından kurulmuştur. Bu parti Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk siyasi partisi olma niteliğini taşır.
Atatürk her ne kadar çok partili hayata geçmeye çalışsa da, başarısızlıkla sonuçlanan olaylar nedeniyle Cumhuriyet Halk Fırkası 1946'ya kadar seçimlere aday tek parti olarak katılım göstermiştir.
2. Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası
17 Kasım 1924 tarihinde Kazım Karabekir Paşa, Fuat Cebesoy, Adnan Adıvar gibi kişiler tarafından kurulmuştur. Türkiye Cumhuriyetinin ilk muhalefet partisi olma özelliğini taşır.
Seyh Said İsyanı'nda rol oynama ihtilmaline karşı olarak 3 Haziran 1925'te kapatılmıştır.
3. Serbest Cumhuriyet Fırkası
12 Ağustos 1930 tarihinde yine Atatürk'ün önerisi ile Fethi Okyar Bey tarafından kurulmuştur. Türkiye'nin ikinci muhalefet partisidir.
Kurulmasında dönemdeki ekonomik sıkıntılar, hükümetin denetlenmesi gereği vb. sebepler rol oynamıştır.
Kısa bir süre sonra kapanmıştır.
-> Bundan sonra uzun bir süre daha çok partili hayata geçilemedi. Her ne kadar Mustafa Kemal tarafından çok partili hayata geçme çalışmaları olsa da çok partili hayata geçiş Mustafa Kemal sonrası dönemde oldu.
-> Halk hala tam olarak bir demokrasi bilincinde değildi, bu yüzden bir türlü çok partili hayata geçilememişti.
-> 1945'e kadar CHF/CHP iktidar aynı zamanda tek parti olarak kaldı.
4. Demokrat Parti
1946 yılında Adnan Menderes, Celal Bayar gibi isimler tarafından yeni bir parti kuruldu. Bu Demokrat Parti'ydi. Muhalefet parti olarak meclise girmeyi, 1950 yılında ise iktidar parti olmayı başarmıştır.
Böylece sonunda Türkiye'de çok partili hayata geçiş yapıldı.
İyi Dileklerimle...
#OptiTim || #Lidya❞