Cevap:
Hikaye Nedir? (Öykü Nedir?)
Yaşanmış ya da yaşanması muhtemel olayların bir yazar tarafından okuyucuda heyecan, zevk uyandıracak şekilde kısaca anlatıldığı edebi metinlere hikaye ya da öykü denilmektedir.
Dünya edebiyatında ilk hikaye örneği olarak kabul edilen eser 14. yüzyılda İtalyan yazar Giovanni Boccaccio’nun yazdığı Decameron adlı hikayedir. Edebiyatımızda ise ilk hikaye örneği Tanzimat Dönemi sanatçısı Ahmet Mithat Efendi’nin yazdığı Letaif-i Rivayat adlı eserdir. Her ne kadar Tanzimat Dönemi’nde hikaye türüyle tanışsak da eski edebiyatımızdaki Dede Korkut Hikayeleri, mesneviler, halk hikayeleri ve masallar bu anlamdaki ihtiyaçlarımıza cevap vermiştir. Böylelikle modern hikaye örnekleriyle tanıştığımızda benimsemiz kolay olmuştur.
Hikayeler uzun bir süre romanın bir parçası olarak değerlendirildi. Özellikle Tanzimat Dönemi’nin ilk yıllarına kadar herhangi bir olayı anlatan tüm eserlere hikaye adı verildi ancak roman kavramı bizde kullanılmaya başlanınca hikaye farklı bir tür olarak adlandırılmaya başlandı. Her ne kadar hikaye, romanla benzer özellikler gösterse de günümüzde hikayeler farklı bir edebi tür olarak değerlendirilmektedir.
Hikaye Özellikleri
→ Hikaye, yaşanmış ya da yaşanması muhtemel olayları okuyucuda estetik zevk verecek şekilde aktaran bir edebi türdür.
→ Konular yaşanmış bir olaydan alınabileceği gibi bir hayal ürününden de oluşabilir.
→ Genellikle tek bir ana olay etrafında gelişen kısa olay örgülerinden oluşmaktadır.
→ Hikayelerde sınırlı sayıda kahraman vardır ve bu kahramanlar genellikle tek bir yönleriyle tanıtılır.
→ Zaman ve mekan sınırlı olmakla birlikte bu unsurların betimlenmesi oldukça sınırlıdır.
→ Öyküler genellikle “Serim, düğüm ve çözüm” olmak üzere üç bölümden oluşmaktadır.
→ Yapı unsurları “Olay, kişi, mekan ve zaman” ögelerinden oluşmaktadır.
→ Romanlarda olduğu gibi uzun mekan tasvirleri, psikolojik tahliller ve kişinin betimlemesine yer verilmez.
→ Öykülerde kısa ancak yoğun bir anlatım tercih edilir.
→ Öykülerin olay ve durum olmak üzere iki ayrı türü vardır.
→ Dünya edebiyatında ilk hikaye örneği Boccaccio’nun 14.yüzyılda yazmış olduğu Decameron adlı eseridir.
→ Türk edebiyatındaki ilk hikaye örneği Ahmet Mithat Efendi’nin Letaif-i Rivayet’dir.
Neden-Sonuç Cümleleri ile Amaç-Sonuç Cümleleri Arasındaki Fark
Neden-sonuç ile amaç-sonuç cümleleri birbirine çok benzemekte bu yüzden sık sık karıştırılmaktadır. Sebep-sonuç cümleleri ile amaç-sonuç cümlelerini ayırt etmek için şu yolu izlemeliyiz:
Neden-sonuç ile amaç sonuç cümlelerinin karıştırılmasının en büyük sebebi iki tür cümlenin de “neden?” sorusuna cevap verebilmesidir. Eğer bir soruda birden fazla seçenekte “neden?” sorusuna cevap alabiliyorsak, öncelikle “hangi amaçla?” sorusunu sorup eleme yapmalıyız. “Hangi amaçla?” sorusunun cevabı bize amaç-sonuç cümlesini verecektir.
Örnek Soru Aşağıdaki cümlelerin hangisinde neden-sonuç ilişkisi vardır?
A) Bu akşam eve geç geldim.
B) İyi not alabilmek için çok çalışıyordu.
C) Düşmemek için kardeşinden destek alıyordu.
D) Öfkelendiği için doğru düşünemiyordu.
Cevap D
Amaç-Sonuç Cümleleri ile Neden-Sonuç Cümleleri Arasındaki Fark
Amaç-sonuç cümleleri, neden-sonuç cümleleri birbirine çok benzemekte bu yüzden sık sık karıştırılmaktadır. Amaç-sonuç cümleleri ile neden-sonuç cümlelerini ayırt etmek için şu yolu izlemeliyiz:
Amaç-sonuç ile neden-sonuç cümlelerinin karıştırılmasının en büyük sebebi amaç-sonuç cümlelerinin, neden-sonuç cümlelerini bulmak için kullandığımız “neden?” sorusuna da cevap verebilmeleridir. Bu yüzden amaç-sonuç cümlelerinin sorulduğu sorularda önce mutlaka “hangi amaçla?” sorusu sorulmalıdır. Eğer önce “neden?” sorusunu sorarsak neden-sonuç cümlesini amaç-sonuç sanarak yanılırız.
Örnek Soru
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde amaç-sonuç ilişkisi vardır?
A) Dün akşam eve geldim
B) Çok çalıştığım için iyi not aldım.
C) Yaşlandığı için kulakları iyi duymuyor.
D) İlaç almak için eczaneye gitti.
Çözüm
Seçenekleri incelediğimiz b,c ve d seçeneklerinde “neden?” sorusuna cevap alabildiğimizi görüyoruz:
A) Dün akşam eve geldim. (neden geldim? → cevap yok)
B) Çok çalıştığım için iyi not aldım. (neden iyi not aldım? → çok çalıştığım için)
C) Yaşlandığı için kulakları iyi duymuyor. (neden iyi duymuyordu? → yaşlandığı için)
D) İlaç almak için eczaneye gitti. (neden eczaneye gitti? → ilaç almak için)
Yanlış soruyu sorduğumuz için birçok cevap çıktı. Bizden amaç-sonuç cümlesini bulmamız istendiğinde sadece “hangi amaçla?” sorusunu sorarsak kolayca cevabı bulabiliriz:
A) Dün akşam eve geldim. (hangi amaçla geldim? → cevap yok)
B) Çok çalıştığım için iyi not aldım. (hangi amaçla iyi not aldım? → cevap yok)
C) Yaşlandığı için kulakları iyi duymuyor. (hangi amaçla iyi duymuyordu? → cevap yok)
D) İlaç almak için eczaneye gitti. (hangi amaçla eczaneye gitti? → ilaç almak için)
Görüldüğü üzere “hangi amaçla?” sorusunu sorduğumuzda sadece D seçeneğinden cevap alabiliyoruz ve cevabı kolayca bulabiliyoruz.
Doğru cevap: D seçeneği
Türkçede koşul anlamı asıl olarak “-se” şart ekiyle sağlanır. “ise”, “-ince”, “-dikçe”, “mi”, “ama”, “üzere”, “yeter ki” ile de koşul anlamı sağlanabilir.
Örnek(ler)
» Ödevini yaparsan oyun oynayabilirsin.
Bu cümlede koyu renkle yazılmış bölüm, eylemin yapılabilmesinin bağlı olduğu koşulu belirtmektedir. (oyun oynayabilmesi hangi koşula bağlı? → ödevini yapmasına)
» Temiz bir dünya istiyorsan yerlere çöp atma.
» Müzik dinleyebilirsin ama sesini fazla açmayacaksın.
» Bizim buralara yağmur yağdıkça her yer toprak kokardı.
» Akşama geri vermek üzere bu kitabı alabilirsin.
» Akşam baban gelsin, alışverişe çıkarız.
» İstediğin her şeyi alırım, yeter ki sınıfını geç.
UYARI Cümleye istek, dilek anlamı katan –se, -sa ile koşul anlamı veren –se, -sa ekini karıştırmamak gerekir. İstek cümleleri de –se, -sa eki almasına rağmen, koşul anlamı taşımaz.
NOT SİİR BİLGİSİNİ BULAMADIM