Bir zamanlar koskoca bir ormanda yaşayan hayvan halkı varmış. Her biri kimsenin dış görünüşünü eleştirmez, dost olur geçinirlermiş. Aralarında da bir ceylan varmış. Rüzgar gibi çevik, şimşek kadar hızlı, tavşan gibi yükseğe zıplayan görkemli bir ceylanmış. Herkes tarafından beğenilirmiş. Ceylan kendini heğ beğenirmiş. Bir gün ceylan yolda koşarken kirpinin biri yolda uyuyormuş ve ayağına kirpinin dikeni saplanıvermesin mi? Hemen fırlamış acıyla. Ceylan dikeni çıkarmayı başarınca dikilmiş kirpinin karşısına çatık kaşlarla:
-Yattığın yere dikkat et hayvanlar geçiyor burdan!
-Özür dilerim ceylan kardeş. Bir dahakine dikkatli olacağım.
Ceylan kirpinin tipini görünce başlamamış mı gülmeye
-Yerdeki bakteriler bile senden daha ihtişamlıdır!
-Benim tipimde ne var ki?
-Dikenlerini bile temizlemiyorsun. Yazık senin haline!
Kirpi ceylanın kendini övmesine, beğenmesine bir şey demeden uzaklaşmış. Bir gün ormana avcılar gelmiş, avlanacak hayvan arıyorlarmış. Bir ağacın kenarına tuzak kurmuş beklemişler. Sonra ceylan yakalanmış sevinmişler. Ceylan yardım edin dercesine bir şeyler diyormuş. Kirpi de duymuş ceylanın sesini, koşmuş oraya. Dikenlerile savunmuş avcıları avcılar da kaçmış. Kirpinin fırlayan dikeni kesmiş ağı. Kurtulmuş ceylan. Ceylan:
-Sana önceden kötülük yaptığım için özür dilerim. Önemli olanın dış değil, iç güzellik olduğunu anladım.
Sonunda arkadaş olmuşlar ve çok iyi vakit geçirmişler.
SON
Başarılar...
Yazar:
jamielang
Bir cevabı oylayın:
15