Cevap: selam
Açıklama: Üretimin mekânsal yaygınlığı, kentleşme sürecinin hızlanması yaşam biçimi ve tarzlarını çeşitlendiriyor. Yaşam biçimi, insanların bir arada yaşama şekilleridir: Hayat arkadaşlığı, evli birliktelik, evli olmayan birliktelik, çocuksuz birliktelik, aynı evi paylaşma, yalnız yaşayanlar, partnerinden ayrı yaşayanlar, birden fazla kişiyi kapsayan hanede yaşayanlar, internette tanışarak evlenenler, anne-baba olanlar, çocuğu yalnız büyütenler, reşit olmayan çocuklar, reşit çocuklar, aileyle birlikte yaşayan çocuklar, aileden ayrı yaşayan çocuklar, aynı evi paylaşanlar, internette tanışanlar, internette tavsiye ile alış-veriş edenler, okul arkadaşlığı, işyeri arkadaşlığı vb.
Ayrıca tam zamanlı ve yarı zamanlı çalışma, proje-odaklı işlerin yaygınlaşması, kiralama usulü çalışma, dışardan iş yapma gibi "atipik istihdam" da yaşam biçimlerini farklılaştıran etkenlerdir.
İnsanların yaşam biçimlerindeki farklılıklar gibi, yaşam tarzları da onları birbirinden ayırır.
Yaşam tarzı, yaşamı nasıl sürdüreceğimizle ilgili temel seçimlerimiz ve genel hayat görüşümüzdür. Geleneksel yaşam tarzları, güvenlik, alışkanlıklar, geleneksel erdemler gibi uçta olmayan, herkesin zihninde meşrulaştırabileceği ortada yer alan anlayışa dayanır.
Toplumun kendi içindeki katmanlarda, bir alt sınıfından bir üstekine geçiş arayışları yaşam tarzını farklılaştırır. Bu yaşam tarazı içinde merkezi kavrayış işe odaklı olabileceği gibi, eğlence, dinlence vb. alanlara da odaklanmış olabilir.
Birbirine benzeyen yaşam tarzları toplum içinde kendine özgü birliktelikler oluşturur; bir yere ait olma güveni yaratır. Toplumsal yaşamda benzer anlayışı ve yaşam tarzları olanlar bir araya gelir; bu birliktelikte en önemli etken "aidiyetin yarattığı güvenin" insanları rahatlatmasıdır…Ait olduğumuz gruptan dışlandığımızı hissettiğimizde "güvensizlik" algıları güçlenir…
Toplum katmanları arasında, sosyal ve ekolojik alanda sorumluluk üstlenenler, genellikle entelektüel düzeyi yüksek olanlardır. Kültür ve yaratıcılık kesimi de, sosyal sorumluluklara karşı duyarlıdır.
Tek bir yaşam tarzı yerine, değişik yaşam tarzlarından söz edebiliriz.
Postmodernizm ve bireysellik küreselleşme ve Bilgi Toplumu aşamasında öne çıkmıştır. İnsanlar Sanayi Toplumu aşamasında emek-sermaye eksenli bir yaşam tarzı benimsemişti. Ayrıca, büyük ideolojilerin oluştuğu, ideolojiler bağlamında kamplaşmaların yaşandığı bir dönemden geçtik. Emek-sermaye eksenli algı, yaratıcı-yenilikçi algıyla yer değiştirdiğinde, işçi sınıfı eksenli siyaset algısı da, işçi sınıfının siyasetteki rolü de değişti. Sınıf-odaklı ayrımın alanı daraldı… Sonuç olarak, içinden geçtiğimiz zaman kesitinde yaşam biçimi ve yaşam tarzlarını örgütleyen değerler sistemi de kaynaklar farklılaştı.