♤merhaba efenim
1888 yılında Paris’ten yola çıkan ve 80 saatlik yolculuğun ardından İstanbul’a varan çok lüks bir tren olan Orient Express (Şark Ekspresi)’nin yolcuları genelde yüksek tabakadan bürokratlar, yazarlar ve zenginlerdi. İşte Pera Palace Hotel’in yapımına, aslında bu insanların konaklama ihtiyacı nedeniyle karar verildi.
1895 yılında özel bir balo ile hizmete açılan otel, İstanbul’un en ihtişamlı yapılarından biriydi. İstanbul’da Osmanlı sarayları dışında elektrik verilen; ilk elektrikli asansöre ve sıcak suya ilk sahip olan bina, Pera Palace Hotel’di.
Mustafa Kemal Atatürk, 1917 yılından itibaren Pera Palace Hotel’de birçok kez konaklamış ve üst düzey misafirlerini ağırlamıştı.
Atatürk’ün cephe dönüşlerinde ülke için önemli kararlar aldığı ve misafirlerini ağırladığı 101 numaralı oda, doğumunun 100. yılında bir müze oda haline getirildi.
1981 yılında 101 numaralı oda, tıpkı Atatürk adına açılmış diğer müze evlerde olduğu gibi onun en sevdiği renkle yenilendi. Yıllar içinde çeşitli müzayedelerden temin edilen Atatürk kitapları, dergileri, imzalı fotoğraflar ve madalyalar gibi Atatürk’e ait kişisel eşyalarla zenginleştirildi.
Otelin kuruluşu ile birlikte Şeker Ahmet Paşa’nın eserlerinden oluşan; İstanbul’da bir otelde gerçekleştirilen ilk resim sergisi Pera Palace Hotel’de yapıldı. 1925 yılının yılbaşı gecesinde, İstanbul’daki ilk yılbaşı balosu yine Pera Palace Hotel’deydi. Bu balo, Türkiye’de Miladi Takvime göre gerçekleştirilen ilk etkinlik olarak da tarihe geçmiştir.
Pera Palace Hotel’de konaklayan önemli isimler arasında; İran Şahı Mehmet Ali Kaçar ve Rıza Pehlevi, İngiliz Kralı VIII. Edward, Sırp Kralı Pierre, Alman Büyükelçisi Von Papen, Amerikalı First Lady Jacquelin Kennedy gibi birçok önemli isim vardı.
Pera Palace Hotel’in mekân olarak geçtiği edebi eserler şu şekildedir: Ernest Hemingway’in The Snows of Kilimanjaro (Kilimanjero’nun Karları) isimli eseri, Graham Greene’in Travels With My Aunt (Teyzemle Geziler) isimli eseri, Agatha Christie’nin Doğu Ekspresi’nde Cinayet isimli eseri…
İstanbul’un işgal günlerinde, Atatürk’ün Pera Palace Hotel’e yaptığı bir ziyaret sırasında işgal komutanlarından bazıları da orada bulunmaktaydı. Salondan içeri giren Atatürk’ü fark eden komutanlar, onu masalarına davet etmek istediler. Mustafa Kemal Atatürk ise bu istek üzerine şu unutulmaz cümleleri kurdu: “Her ne kadar şu anda İstanbul’un sahibi onlar gibi görünse de yakında gidecekler. Bu nedenle kendileri burada misafirdir. Bizde de misafirler ağırlanır. O yüzden arzu ederlerse onlar benim masama buyurabilirler!”
Otelin dış cephesinde klasik, balo salonunda oryantalist, diğer ikincil mekânlarda ise art nouveau çizgiler bulunmaktadır. Avrupalı asillerin konforlu bir şekilde konaklamaları için tasarlanmış otel, en lüks malzemelerle inşa edilmiştir. Öyle ki bugün bile otelde, o dönemde yapılmış sıhhi tesisat ve donanımlar kullanılmaktadır.
BAŞARILAR DILERIM :))