Vitriol bir simya terimidir. Latince’de 7 sözcükten oluşan “Visita Interiora (Interiorem) Terræ (Tellus) Rectificando Invenies Occultum (Operae) Lapidem” cümlesindeki sözcüklerin baş harflerinin birleştirilmesiyle oluşturulmuş sembolik bir ifadedir. Bu cümle Türkçeye “Dünyanın derinliklerini (içini) ziyaret et, damıtırken (arıtırken) gizli taşı (felsefe taşı'nı) bulacaksın.” biçiminde çevrilir.
Simyanın felsefesine göre felsefe taşı, aydınlanmanın sembolüdür. Simyacıların asıl amacı felsefe taşını bulmaktır. Bunu bulmak için ateşle taşları sürekli arıtıp, damıtırlar. Taş ile taşları birleştirip üzerlerinde çalışırlar. Ve bilirler ki aslında taşları ateşle arıtırken, arındırdıkları taşlar değil kendi ruhlarıdır. En nihayetinde söylenceye göre taş en mükemmel haline ulaşır yani felsefe taşına. Felsefe taşı, ölümsüzlüğü verirken, her maddeyi altına çevirme gücüne de sahiptir. Yine bu da aslında sembolik bir anlatımdır. Simyacılar, öze dibe inerek, arınmanın sembolü olan ateş ile ruhlarını arındırmış ve nihai bilgeliğe, aydınlığa ulaşmayı hedef almışlardır. Altın, bilgeliğin, aydınlanmanın sembolüdür. Bu yüzden felsefe taşı aydınlanmış, bilge olmuş, O’na ulaşmış insanı anlatmaktadır. Vitriol söylencesinin temel felsefesine göre kişi ateşte arınmadan, cehenneme inmeden ve nihayetinde öze dönüşmeden aydınlanamaz.
Bu cümledeki yeraltına inme sembolizmiyle belirtilmek istenen, pek çok inisiyatik tradisyonda cehenneme iniş olarak ifade edilen deneyimdir. Bu cümlede simgelenen anlam “arınıp saflaşmak istiyorsan cehenneme iniş deneyimini yaşamalısın” olarak ifade edilir.
Basilius Valentinus 15.yy simyası olarak bu deyişi bize aktaran kişilerdendir.
HACKERMANN